Herkese Merhaba,
Sloganım: “hey otizm! yanlış çocuk seçtin”.
Benim oğluma bulaşmayacaktın.
Neden mi? Çünkü bakın neleri düşündüm, neler yaptım.
Hadi başlayalım bakalım.
Evet teşhis “atipik bozukluk ama otizm değil”. Ancak, çok doğru bir eğitim almalı ki otizmli olmasın. Nörolog süreci şimdilik bu kadar, bundan sonrası “otizm uzmanı psikoloğunuzun” marifeti (Tabi psikiyatr da otizm teşhisi koyabiliyor bunu da unutmayalım, ancak uzmanlık alanının otizm olmasına dikkat edin lütfen).
Metin bey bir eğitim programı hazırladı kendince. Oğlumun ince ve kaba motor becerilerini geliştirmemiz gerektiğini bu konuda okulla mutlaka işbirliği yapmamız gerektiğini ve bizim de evde desteklememiz gerektiğini belirtti.
Okulla çekinerek konuştum ama sağolsunlar yardımcı olmaya o kadar hazırlardı ki…
EMEĞİ GEÇEN HERKESTEN ALLAH RAZI OLSUN, OĞLUMUN TÜM ÖĞRETMENLERİNDEN VE HATİCE HANIMDAN .
Metin Bey’in tavsiyesi üzerine hemen çivili oyuncak aldım .
İnternet’e girin “ince motor gelişimi için çivili oyuncaklar” yazın görseller e girin bakın. İşte onlar (bu yazımın resminde gördüğünüz şey).
Tabi böyle bir çocuğa hemen yaptıramıyorsunuz. Sürekli bir reddetme, şiddetli bir reddetme….
“Ay anneciğim sağol tam da ihtiyacım olanı almışsın” deyip oturmuyor oyunun başına.
O zaman ben yaptım.
Evet evet yanlış duymadınız, aldım parçaları ben şekiller yaptım. O başka şeyle ilgilenirken ben yaptım ve ona gösterdim, sayılar yaptım ona gösterdim, dönüp bakıyor tekrar başka şeyle ilgileniyor :(:(:((:(:(:( Ama pes etmedim, yaptım, yapmaya devam ettim.
Sonra sonra birkaç kez o da geldi yanıma, kendisi bir şeyler yapmaya çalıştı. Kötü bile olsa “çok iyi, işte böyle, aferin, e yapıyorsun oğlum işte” gibi ifadeler ile destekledim mutlu oldu.
Verdiğiniz eğitimi, desteği almıyor, ilgilenmiyor biliyorum! bakmıyor diye bırakıp gitmeyin.
Onu da zorlamayın. Oturun siz yapın. Onun dikkatini çekmeye çalışın, sessiz sedasız siz yapın sonra kendi yaptığınızdan mutlu olup “ayyy ne güzel oldu diye kendi kendinize sevinin, kendinizi alkışlayın” ama hiç ona bakmayın gerçekten kendiniz seviniyormuşsunuz gibi davranın, inansın buna. Sonunda dikkatini çekeceksiniz ÖNCE BUNA İNANIN !
O dönem oğlum portakal suyu sever ve içerdi. Çağırırdım yanıma, pazardan aldığımız plastik sıkacaklar varya, elle sıkacak, işte onunla portakal suyu sıktırmaya çalışırdım.
Önce öğrettim. Ardından ben yaptım, sonra elimi onun elinin üstüne koydum beraber yaptık, sonra ona bıraktım. Bastııırrr, çeviiirrr, bastır, çevir her seferinde bıkmadan söyleye söyleye yaptırdım.
Maksat ellerini kullansın, ellerinin işlevini görsün, el becerisi artsın. Bunu ben keşfettim Metin bey söylemedi.
O portakal suyu sıkarken ben komiklikler yapar onu güldürürdüm. Komik sesler çıkarırdım, en çok kendini yarışta gibi hissettiği zaman mutlu ve heyecanlı oluyordu.
Hadi oğlum, aferin oğlum, işteee buuuuuuu!!! hadi onu at çöpe hooooopppp baskeeeeettt şimdi sıradakini sıkıyoruz, evet işte böyle, haydi oğlum haydi oğlum haydiiiiii diye maç tezahuratları filan yapardım, yani bir portakal suyu sıkacak, evde maç atmosferi, şenlik filan olurdu. Gürültülü, müzikli, enerjik, eğlenerek yapardık… neler neler …:):):):)
Sevgilerimle ,