Matrix Resurrections

0
4

Vizyoner sinemacı Lana Wachowski sinemada bir türün yeniden tanımlanmasını sağlayarak çığır açan serinin uzun zamandır beklenen bir sonraki bölümü “Matrix Resurrections”la bir kez daha sinemaseverlerin karşısında. Yeni film, ilk filmlerin yıldızları Keanu Reeves ve Carrie-Anne Moss’u ün kazandırdıkları, ikonik Neo ve Trinity rollerinde yeniden bir araya getiriyor.

“Matrix Resurrections”la çifte gerçeklik dünyasına geri dönün: Biri, günlük yaşam; diğeri, onun ardında yatan. Filmde, Bay Anderson gerçekliğinin fiziksel mi yoksa zihinsel bir kurgu mu olduğunu anlamak ve kendini gerçekten tanımak için bir kez daha beyaz tavşanı izlemeyi seçmek zorunda kalacaktır. Ve eğer Thomas’ın…Neo’nun… öğrendiği tek bir şey varsa, o da, Matrix bir illüzyon olsa bile ondan çıkmanın veya ona girmenin tek yolunun bu seçim olduğudur. Elbette, Neo zaten ne yapması gerektiğini bilmektedir. Ancak henüz bilmediği şey, Matrix’in her zamankinden daha güçlü, daha güvenli ve daha tehlikeli olduğudur. Deja vu.

Reeves, bir zamanlar insanlığın kurtarıcısı olmak için Matrix’ten kurtarılan ve hangi yoldan gideceğini seçmek zorunda kalacak olan Thomas Anderson/Neo ikili rolünü yeniden üstleniyor.

Moss ise ikonik savaşçı Trinity’yi canlandırıyor… yoksa o, banliyöde yaşayan, süper güçlü motosikletlere meraklı bir eş ve üç çocuk annesi Tiffany mi?

Yahya Abdul-Mateen II (“Candyman”, “Aquaman” serisi), her zaman olduğu gibi, bir yandan Neo’ya rehberlik ederken, bir yandan da benzersiz bir kendini keşfetme yolculuğunda kişisel büyük amacını yerine getiren bilge ve dünyevi Morpheus’u oynuyor.

Jessica Henwick (TV dizisi “Iron Fist”, “Star Wars: Episode VII – The Force Awakens”) insanlık için kendini feda eden ve idolleştirdiği efsaneyi aramak amacıyla her türlü riski göze almaya hazır olanı keşfetme görevinde meşhur beyaz tavşan hacker Bugs’ı canlandırıyor. 

Jonathan Groff (“Hamilton”, TV yapımı “Mindhunter”), Thomas Anderson’ın iş ortağını oynuyor. Bu karakter kayıtsız bir çekiciliğe, insanı anında yumuşatan bir gülümseyişe sahip, sonuç odaklı, kurnaz, kendinden emin, tipik bir şirket insanıdır; yani Bay Anderson’ın olmadığı her şeydir.

Neil Patrick Harris (“Gone Girl”) ise Thomas’ın rüyalarının ardındaki anlamı anlaması ve onları gerçeklikten ayırt etmesi için hastasıyla yakın bir iş birliği içinde çalışan terapistini oynuyor.

Priyanka Chopra Jonas (TV dizisi “Quantico”) yaşından beklenmedik bir bilgeliğe ve sular ne kadar bulanık olursa olsun gerçeği görme yeteneğine sahip genç bir kadını canlandırıyor.

Ve Jada Pinkett Smith (“Angel Has Fallen”, TV dizisi “Gotham”), bir zamanlar Zion’un hayatta kalması için savaşan ve şimdi gözlerindeki o tanıdık tutkuyla halkının refahını gören, ancak Neo’nun dönüşü konusunda bir inanmama ve şüphe duygusu içinde olan, ateşli General Niobe olarak geri dönüyor. 

Lana Wachowski’nin yönettiği filmin, Wachowski kardeşler tarafından yaratılan karakterlere dayanarak yazılan senaryosu David Mitchell, Aleksandar Hemon ve Lana Wachowski’ye ait. Filmin yapımcılığını James McTeigue, Lana Wachowski ve Grant Hill, yönetici yapımcılığını ise Garrett Grant, Terry Needham, Michael Salven, Karin Wachowski, Jesse Ehrman ve Bruce Berman üstlendi.

Wachowski’nin sahne arkasındaki yaratıcı ekibinde “Sense8”de birlikte çalıştığı isimler yer aldı: Görüntü yönetiminde Daniele Massaccesi ve John Toll, yapım tasarımında Hugh Bateup ve Peter Walpole, kurguda Joseph Jett Sally, kostüm tasarımında Lindsay Pugh, görsel efekt süpervizörü olarak Dan Glass ve besteciler Johnny Klimek ve Tom Tykwer.

Warner Bros. Pictures, Village Roadshow Pictures ve Venus Castina Productions işbirliğiyle, “Matrix Resurrections”ı sunar. Filmin dünya çapındaki dağıtımını Warner Bros. Pictures gerçekleştirecek. 16 Aralık 2021’den itibaren uluslararası sinemalarda gösterime girmeye başlayacak film Türkiye’de 24 Aralık’ta vizyona girecek.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz