Havalar her ne kadar bir serin bir sıcak geçsede yazın geldiğini, polenlerin yüzümüze akmasından, ağaçların çiçek vermesinden en güzeli de sıcak seven meyve ve sebzelerin tezgahlarda yerini almasından anlıyoruz değilmi dostlar?
Her ne kadar kışı sevenlerimiz olsa da yazın tadı bambaşka. Yaz gelince gönlünde bahar havası, aklında sevda kuşları, yüzünde tebessüm olmayınımız yoktur sanırım.
Eee adı üzerinde yaz. Şimdi tezgahlar coştu, benim de en sevdiklerim arasında olan bir Akdeniz sebzesi olan enginarı tüketmenin tam zamanı. Pazarda, manavda, Ayşe teyzemin kapısının önündeki tezgahta, Migrosta, Carrefour’ da her yer de enginar var malum.
Tam bir sağlık deposu olduğunu ve karaciğer dostu olduğunu söyleyebiliriz enginar için. Mide ve bağırsaklara iyi gelir, böbrekleri çalıştırır ve güçlü bir idrar sökücüdür aynı zamanda.
Bol lifli ve kılçıklı bir sebze olduğu için de seçmesi de bir o kadar önemlidir. Rastgele enginar alıyorsanız taze ayıklatın derim. Pazarcılar suda bekleyen enginarlara kararmaması için limon tuzu atarlar. Bu da lezzetini bozar. Enginar seçtikten sonra ayıklamak ta ayrı maharet ister. Bu yüzden ayıklattığınız enginarları orada limonlatıp poşete koydurmanız yemenin en kolay yoludur.
Bizim menümüzde her hafta enginar var, şimdi oğlum da limon sevmesinden ötürü sanırım enginarı benimle birlikte tüketiyor. bebeklerinize yediBabamız yemiyor ama olsun onu da bu sağlık deposu ile tanıştıracağız bir gün çok kararlıyız.
Bebeklerde 8+ ay başlayabilirsiniz. Biz zeytinyağlısını yani havuç, patates ve bezelyeden oluşan garnitürlü halini yiyoruz. Ancak baklalısını ve kıymalısını da deneyebilirsiniz.
He bir de 27-29 Nisan tarihlerinde Urla’da enginar festivali var, bu yıl 4.sü düzenleniyor. Yolu düşen herkesi bekliyor Urlalı’lar. Bakalım biz gidebilecek miyiz?
Sağlıcakla kalın.
[zombify_post]